Ankara bugüne kadar birden çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Frigler, Lidyalılar, Helenler, Romalılar ve Galatlar Ankara’da yaşamıştır. En açık ve net bilgiler ise Romalılar’a aittir. Ankara’da yaşamayı seçen Romalılar şehre anıt, saray ve hamamın yanı sıra bir de içme suyunu şehre taşıyan şebekeyi geliştirmiştir.
Kayaş yakınlarındaki Romalılar Galerisi yüzyıllarca şehre su vermiştir. Sonrasında da Ankara Cumhuriyet Döneminde başkent olduktan sonra bile yararlanmıştır. Galeri harap olduktan sonra galeri sularından beslenmiş olan Şahne Pınarı memba suyu olarak kaynak kabul edilmiştir. Osmanlı ile Selçuklu dönemlerinde kuyu açmak ve kaleleri kuyuların etrafına yapmak belirli bölgeler için yeterli olmaktaydı. Ankara halkının da suyu bu kuyulardan karşılanırdır.
Çamaşır yıkamak için halk Hatip Çayı’na inerdi. Suyla alakalı olan en yakın tarihi bilgi ise 1890 senesinde Vali Abidin Paşa’nın şehre getirdiği Elmadağ ve Hanım Pınarı suları ile ilgili olmuştur. Şehirde boru dağıtım sistemleri kurularak sağlıklı iletim sistemi oluşturulmuştur.
Cumhuriyet Döneminde Su İhtiyacının Karşılanması
Ankara başkent olmasıyla birlikte hızlı bir nüfus artışına maruz kalmıştır. 1927 senesinde de 75 bin olmuştur. Mevcut su kaynakları yetmemeye ve yeterli basınç sistemi olmayan Ankara’da 1925 senesinde su ihtiyacının karşılanması için Kayaş civarında bulunan Kusunlar Köyünden yer altı kaptajı yapılmış ve 600 mm’lik borularla su şehre getirilmiştir. 1931 yılında da Ankara Şehri İçme Suyu Komisyonu oluşturulmuştur. Bu komisyon su ihtiyacını karşılamak için;
Çubuk Barajı’ndaki suyu şehre taşımak için filtre istasyonu,
Depo yapılması ve boru döşenmesi,
Pınarlara ait olan tesislerin yapılması istenmiştir.
Ankara Sular İdaresi
160 bin nüfuslu Ankara’da nüfus 300 bine çıkınca tekrar 1940 ile 1950’li yıllarda su sıkıntısı çekilmiştir. Su kuyulardan temin edilerek tenekelerle taşınmıştır. 1949’da Ankara Sular İdaresi oluşturulmuş ve şehre 32 ton su, 300 km şehir şebekesi ile 8 bin işletme devralınmıştır.
Dağınık olan birimler bu sayede toplanmış ve yeni binalar inşa edilmiştir. ASKİ binası yapıldıktan sonra faaliyetler bu binaya geçmiştir. Arıtma tesislerinin kapasiteleri artırılmış, şebekeler yenilenmiş ve Çubuk 2 Barajı, Bayındır ve Kurtboğazı Barajları kullanıma açılmıştır. 1968 ve 1969 yıllarında “Ankara Şehri Su ve Kanalizasyon Maste Planı” yapılarak şehre Çamlıdere Barajı, İvedik Su Arıtma Tesisleri işletilmeye başlanmıştır.
Yeni dönemde de havzalar korunmaya alınmış, yer altı ve yerüstü sularından en verimli şekilde kullanım sağlamak için yöntemler geliştirilmiş, şehir şebekesine su verilmesi ile kalitesi sürekli kontrol edilmiştir. Tesislerin yapılması, bakımı, işletilmesi de yine yeni dönemdeki çalışmalar arasındadır.